İzmirli Sağlık Çalışanlarından ‘Ara Kod’ Tepkisi: “Sağlıkta Şiddetin Önlenmesine Yönelik Kod Yerine Caydırıcı Cezalar Getirilmeli”
KARİM UĞUR
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın şiddeti önlemek için ara kod çalışması yapıldığı yönündeki açıklamasına İzmirli sağlık çalışanları tepki gösterdi. izmir Tabip Odası Başkanı Süleyman Kaynak, Koca’nın açıklamasını ‘göz boyama’ olarak nitelendirerek, “Kamu yönetiminin burada çok daha ciddi, tatmin edici ve somut çözümler bulması ve önermesi gerekiyor” dedi. Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (BİRLİK SAĞLIK-SEN) Genel Başkanı Ahmet Doğruyol, sağlıkta şiddetin önlenmesi için kanunlar yerine caydırıcı cezaların getirilmesi gerektiğini söyledi.
izmirTabip Odası Başkanı Süleyman Kaynak ve BİRLİK SAĞLIK-SEN Genel Başkanı Ahmet Doğruyol, sağlıkta şiddeti önlemek için beyaz koddan önce kullanılmak üzere ara kod çalışması yapıldığını açıkladı ANKA. Haberler Ajansını takdir etti. Kaynak şunları söyledi:
KAYNAK: “ARAMA KODU GİBİ İFADELERLE ORTAMI YUMUŞATMAYA ÇALIŞIYORLAR”
“Sağlık Bakanı kabine toplantısının ardından sağlıkta şiddetle ilgili alınan tedbirlerden biri olarak orta kanunun uygulanmasından bahsetti. Bu konuda henüz bakanlığın aksine rastgele bir açıklama gelmedi. Dolayısıyla biz, Sayın Bakanım bu orta kodun nasıl bir uygulama olduğundan ve nasıl çalıştığından bahsetti.Artık hayata geçer mi bilmiyoruz.Öncelikle sağlıkta şiddet konusunda samimiyet gerekiyor. kamu yönetimi lazım.biz bu samimiyeti şimdiye kadar ne hissettik nede gördük.dolayısıyla son açıklama göz yıkama ifadesi olarak da değerlendirilebilir.orta kodun içeriğinden şüpheniz olmasın vs. yumuşatılır ama yumuşatmanın bir yolu yoktur.Son 10 yılda 100 bine yakın sağlıkta şiddet olayı yaşandı.Günde 80 civarında beyaz kod veriliyor.Daha bugün Nizip’te bir olay oldu.Bugün bir İzmir’de sabah saatlerinde aile hekimi saldırıya uğradı. Bu tür olaylarla hep yaşıyoruz. Bu nedenle Türkiye’de sağlık sistemi artık tıkanmıştır ve bu tıkanıklığın sonuçlarından biri de kamu yönetiminin görmezden geldiği sağlıkta şiddet hatta sağlıkta terördür. Dolayısıyla bu son sözün de bir orta söz olduğu, yani bir kılık değiştirdiği kanaatindeyiz. Bu nedenle kamu yönetiminin burada çok daha önemli, tatmin edici ve somut çözümler bulması ve önermesi gerekiyor. Bu konuda İzmir Tabip Odası ve Türk Tabipleri Birliği olarak birçok teklif getirdik. Ama kamu yönetimi bu teklifleri almadı. İnşallah bundan sonra dikkate alırlar.”
” SAĞLIK KURUMLARININ GÜVENLİĞİ SAĞLANMAKTADIR”
Sağlık kurumlarındaki güvenlik sorununa değinen kaynak, “AVM’ler ve bunun gibi birçok banka ve diğer devlet kurumlarına girdiğinizde son derece önemli bir röntgen veya fizik muayeneden geçiyorsunuz. Ama sağlık kurumunda bunlardan hiçbiri yok. kurumlarının güvenliği sağlanmamakta ve kişiler sağlık sistemine ellerinde silah ve bıçakla çok rahat girmektedir.Bunun ötesinde silahsız ve bıçaksız girseler bile çok rahatlıkla sözlü veya fiziksel şiddet gösterebilmektedirler. Burada güvenlik yok. Burada onlara müdahale edilmeyecek. Hatta sırtlarına sıvanacak. Çünkü bu adeta kamu yönetiminin bir yönetim aracı haline geldi” dedi.
DOĞRUYOL: “SAĞLIK HİZMETİNİN HER YERDE KODU VAR”
Sağlık ve Sosyal Hizmet Çalışanları Sendikası (BİRLİK SAĞLIK-SEN) Genel Başkanı Ahmet Doğruyol, sağlıkta şiddetin önlenmesi için kanunlar yerine caydırıcı cezaların getirilmesi gerektiğini belirterek, şunları söyledi:
“Sağlıkta şiddeti önlemek için Sağlık Bakanlığı’nın yeni kodlar oluşturmasına gerek yok. Çünkü sağlık çalışanlarının her yeri kot pantolon içinde. Sonuçta bu kodlarla uğraşmak yerine, şiddeti önlemenin en etkili yolu sağlıkta. sağlık caydırıcı cezalar getirmektir.Cezayı getirmezseniz bugün yaşadığımız gibi bu göz ardı edilmeyecektir.Geçtiğimiz günlerde sadece bir gün yirmi dört saat içinde beş sağlık şiddeti olayı medyamıza yansıdı. Bu sadece basına yansıyan kısmı, üstelik sağlıkta şiddet bir yana sağlık çalışanlarımıza yönelik hakaret ve küfürlerin de sınırı yok.”Yani sağlıkta şiddeti ölçmenin yolu şiddet uygulamamak. yeni kodlar veya ara kodlar üretir. Bu konuda kesinlikle ve kesinlikle caydırıcı cezalar uygulanmalıdır” dedi.
” TARTIŞMALAR SAĞLIKTA ŞİDDET GETİRİR”
Görünür kanun ve kanunlarla şiddetin önlenemeyeceğine işaret eden Başkan Doğruyol, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Sağlıkta şiddeti önlemenin yolu sağlık hizmetlerini siyasi olarak engellemekten geçiyor. Sağlık hizmetlerini bir oylama mekanizması olarak görüyorsanız yani size sağlık hizmeti veren doktor, hemşire, teknisyen veya görevli sizin almakla yükümlü olduğunuz gibi terimler kullanıyorsa size iyi bakın devlet büyükleri bu işin sonu şiddet getirir sağlıkta şiddeti önleyeceksek önce samimi olmamız lazım yani sağlıkta şiddeti bu kadar göstermelik kanunlarla önlemek mümkün değil Sağlıkta şiddeti önlemenin birinci yolu Polislerimizin yani İçişleri Bakanlığımızın polislerin yanı sıra hastane acil servislerine verilmesidir ve yetkiler geniş olmalıdır.Her hastanede olmasa da, bu tür şiddetin uygulanabileceği büyük hastane acillerinde olabilir.Hastanelerimize sağlıkta şiddetle ilgili röntgen cihazları yerleştirildi.Şu anda Sayın Bakanın hastane acillerini ziyaret etmesi gerekiyor.Yani, ziyaret etmem. bir bakan olarak hastanelerimizi ziyaret etmesi gerektiğini düşünüyorum. Kılık değiştirip dolaşmalı. Bu Xray cihazları ne kadar aktif? Kendi gözleriyle göreceğini düşünüyorum. Xray cihazları koydum. Hiçbir mantığı ve anlamı yoktur. Artık prestiji ile isteyen istediği gibi bu ekstra cihazlardan geçebiliyor. Yeterli güvenlik yok. Güvenliğin yetkileri genişletilebilir. Hastanelerde güvenlik görevlileri. Çünkü çocuklar bir kargaşayı karıştırıyorlar. ayırmak. Bundan sonra seferler mahkemeye gider. Bu farklı bir güçlük. Diğer bir deyişle, yaptırımların katı bir şekilde temellendirilmiş yaptırımlar olması büyük fayda sağlayacaktır.
